Zamanında çok ünlü, büyük zaferler kazanan, her türlü gücü ve çevresi olan, herkes tarafından saygı duyulmak zorunda olan bir Efe vardı. Efe dağda yaşar, oradan obasını yönetirdi. Şehere inmezdi. Olur da birini görür aşık olur, sıkıntıya girmek istemezdi. Günlerden birgün efenin aklın çelmişler, demişlerki şehere inelim. Efe pekala demiş. Şehere indiklerinde yorgo’nun dükkanına serin bişeyler içmek için girmişler. İşte o zaman olan olmuş. Bizim Efe Yorgo’nun kızı Maria’ya aşık olmuş. Dağa varmışlar ama günler geçiyor, Efenin aklından Maria çıkmıyor. Gel zaman git zaman Efe Maria ile görüşür ve kendisini eş olarak alabilmesi için Efe’ye baba kız üç şart getirirler. 
İlk şart, Efenin palabıyıklarını kesmesidir. Efe derki "benim bu bıyıklarımdan ötürü bana saygı duyanlarım çoktur. Nasıl keserim", der. Üstelik pala bıyığını kesip bir ay dağda kalması istenir. Gözü kör aşık olan Efe bunu kabul eder. Bıyıklarını keser. Dağa çıkar. Herkesin Efe’ye bakışı değişmeye başlar, kimilerinden tepki de alır, ama kimse anlayamaz 
Efe’nin aşkı için bunu yaptığını. Bir ay sonra Efe Maria ile görüşünce ikinci şart gelir. Obadaki tüm altınları alacak ve Maria’ya getirecek. Efe ona da tamam der. Tüm altınları da Mariaya verince son şart gelir. Marianın babası bu kez Efe’ye şimidi gelip bizim evin arkasındaki kulubede kalacaksın, sen kızımı istiyorsun ama sen dağ kültürünü almışsın, biraz medeniyet öğren sonra da bir parti düzenleyeceğiz sana orada kızımı vereceğim. Efe heyecanlanmış, az zaman sonra Maria ile evlenecekmiş....Yorgo’nın evinin arkasındaki kömes gibi bir yerde yaşamaya başlamış, Maria da ona hergün davranış kursları vermeye başlamış, sonunda efe tanınamayacak kadar değişmiş... gün gelmiş ve Yorgo evinin bahçesinde bir parti düzenlemiş. O gün Efe heyecanla kızı babasından isteyip alacağı gün olduğunun hayali ile partiye katılmış ama bizim efeyi görenler gözlerine inananamış, "medeniyet" yetiştirmesinde eğitim alan bizim Efe kız kılıklı bişey oluvermiş, çevrede onu her gören gözlerine inanamamış, biririleri ile gülüşerek efeyle dalga geçmişler. Partide, Efe Yorgonun kızını kendinden istemek için müsade isteyince, olan olmuş, baba Yorgo meydana dönerek aynen şunları demiş, "benim Kılıbığa verecek kızım yok"..