beslenme çantam

Okyanusungozyasi

Okyanusun Gözyaşı

Ekleyen : JKILIÇ  /Sana Bir Ağıt Yaktım

Bu cümleler ıslaktır, gözyaşına maruz kaldı. Özlemek ayrılık değildir, öldürme gücü eşittir. Ağlatır. Gözyaşları har olur, sigaranın dumanına el koyar.

Bugün sana ağıt yaktım. Eve geldim, seni yolcu ettikten sonra. Bu eve sensiz girerken cesaretim zincirleri kırıp kaçmaya çalışıyordu. Hani sana yolda lazım olur diye verdiğim parayı bana fark ettirmeden çıkarken odaya bırakmışsın ya, yola çıktıktan sonra mesaj gönderip söylemiştin, ne umuttur bilinmez parayı görmemek umuduyla girdim odaya. İşte orda cesaretim odadaki hatıraların da korkusuna dayanamayıp zinciri kırdıran korkuyla kaçtı. Sen hissetmişsin, bilmişsin beni, ağlayacağımı, mendili unutmuşsun yastığın yanında. Odaya girdiğimde uyuyamayacağım, bana dipsiz kuyu olacak yatağa bakacağımı bilmişsin, göreyim diye yastığın yanında unutmuşsun mendili, ağlayacağımı görmüşsün. Oradan başımı çevirince çıkmak için kapıya bakacağımı bildiğin için, kapının yanındaki masaya göz kalemlerini, ojelerini 
bırakmışsın. Oysa ben sanıyordum ki onları hatıra olması için bırakmanı istemiştim ve sen öylesine düşünmeden bıraktın masaya. Düşünmeden bırakmamışsın. Onları alıp gözyaşlarıyla bakarken, dayanamayıp başımı yan tarafa çevirdiğimde de tokanı zaten yaralı olan adamı öldürsün diye mi vazifelendirdin,bıraktın oraya? Onu da yanında unutmuşsun. Ve sen otogarda telefonumun şarjının biteceğini de bilmişsin; nasıl bildiğini bilmiyorum. Şarj aleti kitaplıkta, salonda, ve salona gitmek için koridorda yıkadığın gömleklerim askıda, bakarken senin o gömlekleri astığın anı hayal etmem, yüzünü görmem, gömlekleri asarken beni görmeyen gözlerini, seni görmem için asmışsın oraya. Salona girdiğimde kitaplıkta düzenlediğin notlarım, kitaplar ve onları düzenleyen seni görmek, şarj aletini aldıktan sonra da prize doğru giderken yerde saçlarına aylarca dokunmuş tarağın… Bunları gördükten sonra kafa dağıtmak, kendimi toparlamak için televizyonun karşısına geçeceğim de bildiklerindenmiş, sıcak çikolata içtiğin bardak, tam yanımda sehpanın üstünde mermi gibi sıkıldı beynime. Gücüm yok devamını saymaya, uzar gider…
Bugün sana ağıt yaktım, ağladım. Çünkü eve girdiğimde hatıraların kalkanlarımı çıkardı. Bugün evde yalnız kalma demiştin, yalnız değildim. Sen her yerdeydin. Hatıraların her yerde. Senden başka hiçbir şey göremedim. Ya da senin dışında her şey. Hangisi olduğunu bilmiyorum. Her hatırada seni üzdüğüm her anı Rabb bana defalarca gösterip dersimi verdi. Yanında olayım diye haykırdım.

Bu bir ayrılık değil. Hala ilk fırsatta oturup ilerisi için planlarımızı yapacağız, elini tutabileceğim, gözlerin bana bakacak, sevdiğimizi söyleyeceğiz, hem de gülümseyerek. Hala ilk günkü heyecanla. Ayrılık değil, hasret bu. Hasret de sağlam değiyor adam yüreğine, ağlatıyor adamı…
Her zaman aklımda, kalbimde, dilimdesin, meleğimsin. Hep yazılacak ama sonu hiç gelmeyecek öykü, devamı gelecek, şahit ol…

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol